Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kastamonu'da Lise: Komünistlerle İlk Mücadele Kastamonu'da lisedeyken pul merakım vardı, İstanbul'dan pul getirtmeye başladım, arkadaşım vasıtasıyla ve iyi paraya Kastamonu'da esnafa satmaya başladım. O paradan annemin "Oğlum babana şuradan acele para ver" deyip de para verdirttiğini hatırlıyorum. "Sonra alırsın
Kuzey Kafkasya Birliği
Çeçen İsyanları tüm çabalara rağmen istenen başarıya ulaşamayınca Kafkasya'da Rus egemenliği uzun süre devam eder. Yıllar sonra Kuzey Kafkas Birlik İcra Komitesi de kendine verilen yetkiye dayanarak 11 Mayıs 1918'de Kuzey Kafkasya'nın bağımsızlığını ilan eder. Bu tarihi belgede şöyle deniliyor: 1- Kafkas Dağlılar Birliği,
Reklam
Entrikalı Türk Dizisi Kaynakları
... Nitekim IV. Mustafa'nın saltanatına son vermek ve mahpus III. Selim'i yeniden tahta çıkarmak için Rumeli ayanının başında İstanbul'a yürüyen Rusçuk Ayanı Alemdar Mustafa Paşa sarayda padişahın ölüsünü bulunca tahta II. Mahmud'u çıkarttı (1808). Yeni padişaha ayanın eyaletlerdeki durumunu hukukileştiren bir belge imzalattırıldı (1809). Sened-i İttifak ... Anayasacılarımızın bir Manga Charta diye nitelendirdikleri bu belge, mevcut feodal adem-i merkeziyetçiliği geç kalmış bir belgelendirme ve kurumlaştırma çabasından başka bir şey değildir. Alemdar'ı yeniçerilerin yok etmesine seyirci kalan padişah, yeniçerileri de kendisi ortadan kaldırdıktan sonra bu belgeyi yok etti ve merkeziyetçi monarşinin tesisi için öngördüğü reformlara girişti. Bu girişimle bir anlamda modern Türkiye'nin kurumlarının ilk temeli atılıyordu.
Sayfa 274 - Ps: Yasak ElmaKitabı okudu
nerede o eski günler
Şehirler ve köylerde yaşayan Hıristiyanların dışında Osmanlı İmparatorluğu'nda sadece şehirlerde yaşayan gayrimüslimler Yahudi cemaatiydi. Özellikle 16. yüzyılda Avrupa'daki baskılardan dolayı Museviler geniş ölçüde Osmanlı İmparatorluğu'na sığınmış ve milli mücadelede de batılı işgalcilere karşı milli hükümetin yanında yer almışlardır.
Sayfa 237 - Şimdi onlar işgalci konumunda.Kitabı okudu
Osmanlılar ve Giraylar
Giraylar, Osmanlı soyu tükendiğinde imparatorluğun yönetimi için namzet hanedandı.62 ----- 62 Bu yaygın mythos ve iddiayı A. D. Alderson ve J. Hammer kabul etmiyorlar. Ancak her iki yazarın gözden kaçırdıkları olaylar vardır. Örneğin, II. Mahmud'a karşı ayaklanan Yeniçerilere, "Hanedanın son üyesini katletmek mi istersiniz" dendiğinde, kalabalık "Girayları getiririz" demişti.
Sayfa 197Kitabı okudu
Rönesans'ın İki Gözüyle
Osmanlı yönetim sistemi hakkında siyaset biliminin babası, Rönesans İtalya'sının parlak diplomatı Machiavelli ilk analizini yapmıştır. ... Avusturya İmparatoru'nun İstanbul sefiri Ogier Ghiselin von Busbecque... "Hükümdarın lütfu ile yönetici olanların yönettiği Osmanlı İmparatorluğu'nun her parçası hükümdarın otoritesine sıkı sıkıya bağlıdır. Böyle bir ülke zaptedilemez. Ancak, edilirse idaresi çok kolaydır. Oysa bir sürü feodal lordun krala kafa tuttuğu bir Fransa kolayca zaptedilebilir. Ama orada tutunmak müstevli için çok zordur." Tarih bu kehanetin tam tersini gösterdi. Fransa gibi ülkeler zaptedilemedi; Osmanlı ülkesi ise 17. yüzyıldan sonra yavaş yavaş erimeye başladı. Ama hiçbir müstevli orada kolayca tutunamadı.
Sayfa 191 - Bu 16. yüzyıl adamlarının fikirlerinin özetidir.Kitabı okudu
Reklam
_İslam = Arapçılıktır. Asimilasyonla inananı araplaştırır. Her müslüman halk, araplaşmaya mahkumdur. Kuran’ın kendisi, Araplar için Arapça olduğunu söyler.(Şura 7) İnsanın tüm yaşantısı, giyimi, yemesi, içmesi, gezmesi, eğlenmesi, sevmesi, düşünmesi ve inanması “çöl bedevîlerinin kabile kanunu” ölçütlerine göre ayarlanmaktadır. İslamlaşarak milli
Türk Destanının Tasnifi
– I – Millî destanlar, tarihi vak’aları tasvirden ziyade milletin yüksek millî duygularını in’ikâs ettiren, tamamıyla ve yahut az çok tarihe müstenit bir ideal âlemi gösteren halk edebiyatı eserlerinden ibarettir. Millî destanlar (épopée) meselesini ciddi surette tetkik edenler Fransız (Roland), Alman (Nibelungen Lied), Rus ve Hintlilerin
31 Mart Vak'ası veya 31 Mart Hadisesi olarak tarihe geçen olay yakın tarihimizin en tartışmalı konularından biridir. (...) 24 Temmuz 1908'den itibaren iktidar, resmen ve hukuken olmasa da, fiilen İttihat Terakki'ye geçmiştir. Her ne kadar doğrudan iktidar olamasa da dolaylı yollardan, çeşitli yönlendirmelerle, iktidarın
1683’te Viyana’nın Osmanlı orduları tarafından ele geçirilmesini önleyen önemli bir sebep olarak Polonya Kralı Jan Sobieski’nin başarılı hücumunu ve uyguladığı stratejiyi gösteriyorlar.
Sayfa 275Kitabı okudu
170 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.